Tunceli'de Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yurt dışına “Alevi Dedesi” gönderme projesi kapsamında seçilen kişilerden 19'unun gittikleri ülkeye iltica ettiği anlaşıldı.

Olayla ilgili geçmiş yıllarda Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu belirten Tunceli Cemevi Başkanı Ali Ekber Yurt,  mülakata alınan kişilerin Alevilikle ilgili bilgileri olmadığına dair yetkilileri uyarmalarına rağmen bu kişilere pasaport verildiğini kaydetti.

TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYELİĞİNDEN YARGILANAN KİŞİLER ‘ALEVİ DEDESİ' OLARAK YURTDIŞINA GÖNDERİLMİŞ

SÖZCÜ'ye konuşan Tunceli Cemevi Başkanı Ali Ekber Yurt, yaşananları şöyle anlattı;

“2017 yılında bana sürekli(bazı) insanlar tarafından bizleri de yurtdışına gönder diye talepler gelirdi, hatta ciddi paralar teklif ediliyordu.  Ben de ‘bizim kimseyi yurtdışına gönderdiğimiz yok’ dememe rağmen ‘birçok insan göndermişsiniz’ diye söylüyorlardı. Bu talepler çok fazla gelmeye başlayınca durumdan şüphelendim ve konuyu araştırdım. Sonra gördüm ki bazı Alevi dernek ve vakıflarının Diyanet ile protokol yapıp Alevi Dedelerini yurtdışına gönderdiklerini öğrendim. Daha sonra yurtdışına insan göndermelerle ilgili -Aleviliği bilenen dedelerin yurtdışında 2-3 ay kalıp oradaki toplumu bilgilendirmesi mantık olarak güzel-.

Ama maalesef Alevi inancının istismar edildiğini ve Alevi Dedeliğiyle ilgili hiçbir alakası olmayan, Alevilikle ilgili hiçbir bilgisi olmayan, siyasi ve adli soruşturmalar geçiren, daha da ötesi terör örgütü üyeliğiyle ilgili mahkemesi devam edip cezasının yerelde kesinleşip, Yargıtay kararını beklediğini gördüğüm adamların yurtdışına Alevi Dedesi olarak gönderildiğini gördüm. Bunları çevrelerinden ve kapı komşularından araştırdığımda bu adamları götüren ve bu işe aracılık edenlere çok ciddi paralar verdiklerini öğrendim.”

“BU KİŞİLERİN GÖNDERİLMEMESİ KONUSUNDA YETKİLİLERİ UYARDIM”

15 yaşındaki bir çocuğun dahi Alevi Dedesi diye Avrupa’ya gönderildiğini belirten Yurt, ”Daha sonra bize bir liste daha geldi, bu listenin içerisinde 15 yaşında bir çocuğun olduğunu gördüm ve ben buna itiraz ettim. 15 yaşında bir çocuk reşit bile değil; Alevilikle ilgili nasıl Avrupa'ya gönderilebiliyor? Bu kişilerin iltica ettiğini, Alevilikle ilgili Diyanet’in hiçbir çalışmasının olmadığını, tek olan bir çalışmanın da istismar edildiği ve rant sağlama aracına dönüştüğünü belirttim. Bunu dönemin mülki amirlerine ilettim. Mülki amiri bir komisyon kuralım dedi.

Son gitmek isteyenlere pasaportlarını imzalamadan önce bir mülakat yaptıralım ve bu vasfı taşımayanlara izin vermeyelim denildi. Bir mülakat yapıldı o dönem iki vali yardımcısı, il müftü vekili ve ben. Bunları göndermek isteyen dernek vakıf temsilcilerine Alevilikle ilgili sorular soruldu.  15 yaşındaki çocuğun da bulunduğu o listedekilerin tamamının Alevilikle ilgili bir bilgileri olmadığını ve bu kişilerin gönderilmesi halinde iltica edeceklerini, amaçlarının farklı olduğunu ve bu kişilere pasaport verilmemesi konusunda bir karara vardık” diye konuştu.

“SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUM 3 YIL SONRA ‘KOVUŞTURMAYA YER YOK’ DENİLDİ”

Tüm uyarılarına rağmen bu kişilerin yurtdışına gönderilmesine izin verildiğini belirten Yurt, “Ama bir iki gün sonra öğrendik ki pasaportları imzalanmış ve pasaportları verilmiş ve bu kişilerin yurtdışına gitmeleri sağlanmış. Hatta yurtdışına gittikten sonra o gençler ve buradaki aileleri beni ölümle tehdit etmişlerdi. Tunceli'de sanki Tunceli Cemevi tarafından insanların yurtdışına gönderildiğine dair bir algı oluşmuştu.  Ben de bunun önüne geçmek için o dönemde Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundum. Şikayette bulunduktan 3 yıl sonra kovuşturmaya yer olmadığına dair bir karar verilmiş” ifadelerini kullanmış.